ABAKUS, toplama, çıkarma çarpma ve bölme gibi basit aritmetik işlemlerini yapmaya yarayan alet. Yatay ya da düşey paralel çubukların üzerine madenden ya da topraktan küreler geçirilerek elde edilen tablo. Abakus sözcüğünün Fenikece abak sözcüğünden geldiği sanılır. Eski Yunancaya abax, Latinceye de abacus biçiminde geçmiştir. İlk abakus örneklerine Babil’de rastlanmıştır. Bunlar kil levhacıklar üzerinde dört matematik işleminin yapıldığı örneklerdir. Daha sonraki dönemlerde kemik, cam ya da metal parçaları ile de bu işlemler yapıldı. Ünlü Eski Yunan tarihçisi Herodotos, Akdeniz ülkelerinde ve Mısır’da abaküsün kullanıldığını ve işlemlerin sağdan sola doğru yapıldığını yazar. Eski Yunanlılar bu işlemi soldan sağa doğru yapmışlar, aynı yöntemi Romalılar da uygulamışlardır. Her iki döneme ait örnekler bulunmuştur. Uzakdoğu’da Çin’de, Japonya’da ve Kore’de abaküsler bambu ağacından yapılırdı. Çinliler ve Japonlar, basit işlemlerin yanı sıra ağır cebir işlemlerini de abaküsle yaparlardı. Abaküsler Avrupa’da ortaçağda göründü; bunlara çizgi abaküsü denirdi. Bu örnekler 18. yüzyıla kadar kullanıldı. Abaküsler O (sıfır) sayısının bulunmasıyla önemini yitirdi. Sayı yazmada kullanılan abaküste çubuklar düşey duruma getirilir. En sağdaki çubuk birler basamağını, sonrakiler: onlar, yüzler… basamaklarını gösterir. Dört işlem için kullanılan abaküste çubuklar yatay ya da düşey olabilir.