AF, ceza ve ceza uygulaması ilişkisini düşüren nedenlerden biri. Tarihte af yetkisi ve kurumu birçok dönemlerde görülmüş, Roma Hukuku’ nda, Cermen Hukuku’nda, islam Hukuku’nda, Osmanlı Devleti’nde hep söz konusu olmuştur. Af kavramının varlık nedenini ekonomi ve toplum açısından oluşan siyasal değişikliklerde aramalıdır. Bu durumlarda, genel bir barışma, kırgınlıkları unutma yoluna gidilir. Adaletin içinde merhamet duygusuna da yer verilmelidir. Başka bir deyişle akıl ve mantıkla mahkum edileni, duygu ve acımayla bağışlamak yerinde olur. Ancak af yetkisi ve uygulaması, kötüye kullanılmamalıdır. Sözgelimi sık sık af yetkisine başvurulması, siyasal çıkar sağlamak için uygulanması, affın cezadışı amaçlarla kullanılması, ceza siyaseti bakımından zararlıdır. Ülkemizde uygulama, bu açıdan tam başarılı sayılamaz. Toplumsal yaşamı bozuk, siyasal düzeni adalet, eşitlik, özgürlük ilkelerinden yoksun ülkelerde çıkarılan sürekli aflar da, yurttaşlar arasında genel barışmayı sağlayamaz. Af yetkisi kural olarak parlamentoya tanınmıştır. Ayrıca Devlet Başkanının da sinirli olarak af yetkisi vardır.

Af, hukuksal bakımdan, bir yasama işlemidir ve hükümet tasarrufudur, yargılama işlemi değildir. Fakat dava açılmasına, davanın sürmesine, hükmün uygulanmasına engel olucu sonuçlar doğurmaktadır. Bu nedenle, af işlemi, zorunludur. Yani affı uygulanması, kural olarak kişinin iradesine bırakılmaz. Ayrıca af işlemi, konusu yönünden sınırsızdır. Affa yetkili makam, her suçu affa sokabilir.

Genel af, Toplumsal yarar amacıyla, bütün suçları ya da belirli suçları, karara bağlanmış cezaları tüm sonuçlarıyla birlikte düşüren bir yasama işlemidir. Af işlemi, bir kanunla yapılır. 1. Hükümlülükten önce genel af. TCK m. 97’ye göre, genel af, “kamu hukuku (hukuk-u amme) davasını ortadan kaldırır.” Yasada affa uğrayan suçlar, eylemler: hukuksal nitelendirmeleriyle kanun maddelerinin ayrıntılı gösterilmesiyle belirli cezalar ya da suç kategorisi bakımından belirtilir. Af yasasında, affın zaman bakımından uygulaması da belirlenmelidir. Af işleminin uygulanması için bazen koşullar konabilir. Genel af, hukuk alanında tazminatı etkilemez. Öte yandan af, yasada tersi öngörülmedikçe aynı eylemden ötürü, disiplin soruşturması yapılmasına engel olmaz

2. Hükümlülükten sonra genel af, TCK 97 uyarınca “hükmolunan cezaları bütün sonuçlarıyla birlikte orta kaldırır.” Hükümlülükten sonra genel af, hükm olunan cezaları kaldırır, asıl cezanın uygulanmasına engel olur; Uygulama başlamışsa hemen son verilir. Asıl cezaya bağlı olan yan cezalar da kalkar. Genel af, ayrıca, hükümlülüğün oluşturduğu ceza sonuçlarını da ortadan kaldırır. Sözgelimi, kamu hizmetlerinden yasaklılık, yasal kısıtlılık ve öteki kısıtlılıklar kalkar. Yinelenmesi, alışkanlığın doğurduğu engelleri; ertelemeyi etkilemesi, somut koşullara göre değişebilir. Ancak genel af disiplin cezalarını etkilemez.

Özel af. Kesinleşmiş bir cezayı tümüyle kaldıran, hafifleten ya da daha hafif olmak üzere başka bir cezaya çeviren bir kurumdur. TCK m. 98’e göre: “Hususi af, havi olduğu sarahate göre, ceza ortadan kaldırır ya da azaltır ya değiştirir.” Bu açıdan özel af, uygulaması ilişkisini etkiler; bazen kaldırır, bazen derecesini değiştirir. Bu özelliği, özel affı genel aftan ayırdeder. Özel af, cezayı tümüyle ortadan kaldırdığı halde bile yargıç davaya bakacak, beraate ya da mahkumiyete karar verecek; mahkumiyete karar vermişse, bundan sonra cezanın özel afla ortadan kaldırılmasına karar verilecektir. Öte yandan genel af cezaları bütün sonuçları ile birlikte ortadan kaldırdığı halde, özel af, kural olarak, yalnız asıl cezayı, mahkumiyetin ceza sonuçlarını kapsamaktadır. Üçüncü olarak, genel af, yalnız Türkiye Büyük Millet Meclisi’nce ve yasayla yapılabileceği halde, özel af, yasayla da yapılabilir, kişisel nedenlere dayanılarak cumhurbaşkanınca da bir kararnameyle gerçekleştirilebilir. Yine 1982 Anayasası’nın m. 104/b bendinin 13. fıkrasında, cumhurbaşkanının “sürekli hastalık, sakatlık ve kocama sebebi ile belirli kişilerin cezalarını hafifletmek ya da kaldırmak” yetkisi vardır. Özel affın, ceza hukuku dışında kalan hiçbir etkisi yoktur, ayrıca disiplin cezalarını etkilemez. Özel af, asıl cezayı tümüyle kaldırabileceği gibi, bunu azaltabilir ya da değiştirebilir (TCK m. 98): bu etkilerden hangisini doğurabileceği, kanun ya da kararnamedeki belirlemeden anlaşılır. Özel affın kural olarak yan cezalara etkisi yoktur. TCK m. 98’e göre özel af: “kanun veya kararnamesinde hilafı yazılı olmadıkça, feri ve mütemmim cezalara tesir etmez. Hususi affı tazamun eden kanun veya kararnamede sarahat bulunan ahval müstesnadır. Özel af, yinelenmeyi etkilemez.